Kuzey tüm gerçekleri öğrenir. O andan itibaren Kuzey’in öfkesinin önünde kimse duramaz. Güney, Sinanerler’e karşı kazandığı büyük zaferin keyfini sürerken, Güney’e karşı kaybetmiş olmak Barış’ı daha da hırslandırır. Öte yandan Banu’nun rahatsızlığı, Güney’den ustalıkla gizlenir. Simay’ın, Tekinoğlu Ailesi’nin hayatından kolayca çıkmaya niyeti yoktur. Özellikle Güney’in hayatında tehdit olmaya devam edecektir. Ali, Kuzeyin tekrar Sümer’le karşılaşmasına engel olmak için çabalar ama, korktuğu maalesef gerçekleşir. Kuzey , Ali’yi korumak için bir kez daha Sümer’le karşı karşıya gelecektir. Kuzey hayatındaki pürüzleri temizlemeye çalışırken, Güney, yarattığı markayı büyütmeye ve kendi de büyümeye devam eder. Banu’nun onu her şartta yanında istemesi onu daha da güçlendirir. Artık hedefine daha da yakındır. Bu durum Kuzey’le Güney’in arasında kopacak fırtınanın başlangıcı olur.

Güney’in Kuzey’e “in arabadan aşağı” demesi, iki kardeş arasındaki uçurumu kapanmayacak şekilde büyütür. Kuzey hiç beklemediği bir yerden aldığı bu darbenin acısını ve hayal kırıklığını yaşamaktadır. Bu zor anlarında Ali ve Cemre, Kuzey’in yanında olur. Ali’yle yalnız kaldıklarında, Kuzey hayatında ilk kez yaşadıklarına ve hissettiklerine dair konuşmaya başlar ve kaza gecesiyle ilgili her şeyi itiraf eder. Kuzey’i “makara” işinin dışına çıkardığı için Güney’in huzursuzluğu da her geçen dakika biraz daha büyür. Ne olursa olsun, Kuzey’i kaybetmek istemeyen Güney, kardeşiyle arasındaki mesafeleri eritmek için ilk adımı atar. Kendisine gönderilen çiçeklerden sonra, Simay’ı çok büyük ve pahalı bir sürpriz daha beklemektedir. Simay, etrafında olup biten esrarengiz olayları çözmeye çalışırken, hedefindeki kişi Zeynep olur. Öte yandan, yediği dayaktan sonra Kuzey’e iyice bilenen Sümer, hırsını almanın kendince bir yolunu bulur.