1952 kışında İngiliz yetkililer bir soygun ihbarını araştırmak üzere Alan Turing’in evine girerler. Ahlâksız davranış suçlamasıyla Turing’i gözaltına alırlar. Yetkililer, modern bilgisayarcılığın öncüsünü suçladıklarından habersizdir. Bilgin, dilbilimci, satranç şampiyonu ve istihbarat görevlilerinden oluşan bir grubun lideri olan Alan Turing’in, İkinci Dünya Savaşı’nda Almanya’nın kırılamaz tabir edilen Enigma makinesinin şifrelerini kırdığı bilinmektedir.

" 2, 2018

Bohemian Rhapsody, Queen grubuna, müziklerine, klişelere meydan okuyan ve kuralları yıkarak dünyanın en sevilen sanatçılarından biri haline gelen ikonik solistlerine bir saygı duruşu niteliği taşıyor. Film, simgeleşmiş şarkıları ve devrimci sesiyle grubun meteorik yükselişine, Mercury'nin yaşam tarzının kontrolden çıkması ile çıkan iç çatışmaya ve yaşamını tehdit eden hastalığına rağmen Mercury'nin rock müzik tarihinin en büyük performanslarından birinde gruba liderlik ettiği Live Aid konserinin arifesinde muzaffer birleşme sürecine yayılıyor. Bu süreçte de, her zaman bir aile gibi olan ve günümüzde dışlanmışlara, hayalperestlere ve müzikseverlere ilham vermeye devam eden bir grubun mirasını süslüyor.

1950'li yılların sonuna doğru genç ve kaygısız olmak, mavi suların ortasında güneşin ısıttığı İtalya'da Tom Ripley'in (Matt Damon) şiddetle arzuladığı, ancak Dickie Greenleaf'in (Jude Law) yaşadığı bir hayat tarzı...Dickie'nin varlıklı armatör babası Tom'dan playboy oğlunu evine Amerika'ya geri getirmesini istediğinde, Dickie ve kendisi gibi yabancı kız arkadaşı Margi Sherwood (Gwyneth Paltrow), Ripley'in onların hayat tarzını ele geçirmek için yapabileceklerinden ve karşı karşıya kalacakları tehlikenin boyutlarından asla şüphelenmezler.

Megan is an all-American girl. A cheerleader. She has a boyfriend. But Megan doesn't like kissing her boyfriend very much. And she's pretty touchy with her cheerleader friends. Her conservative parents worry that she must be a lesbian and send her off to "sexual redirection" school, where she must, with other lesbians and gays learn how to be straight.

Tarihin en büyük komutanlarından birisi olan Büyük İskender çok kısa bir sürede Pers İmparatorluğunu yıkarak Makedon krallığını uçsuz bucaksız sınırlara kavuşturacaktır. Bunu yaparken sevgilisi ve veziri Hephaestin'un yardımını görecektir. Filmde İskender'in aşk, hırs ve savaşları anlatılıyor.

Tiyatro oyunu The Normal Heart'ın tv filmi uyarlaması olan yapıtta 80'li yıllarda salgın şeklinde yayılan AIDS virüsüne karşı başlattığı kampanyayla dikkat çeken aktivist yazar Ned Weeks'in hikayesini konu ediniyor. Ned Weeks, erkek arkadaşı Felix ile birlikte bu virüse ve insanların kafalarındaki AIDS imajına karşı esaslı bir başkaldırış öyküsünü ortaya çıkarırlar. Dünyaya göstermeye çalıştıkları şeylerden biri de insanların zannettiğinin aksine AIDS'in eşcinsel birliktelikten doğan bir hastalık olmadığı gerçeğidir. Ned Weeks, kendi adımlarıyla başlattığı bu mücadelede, hastalığa karşı savaşan bir grubu da kurarak önemli bir figüre dönüşür...

Sanayici ve üst tabakadan köklü bir Alman ailesinin nasyonal sosyalizmin yükseliş yıllarındaki hikayesinin anlatıldığı bu filmde ihanet , cinayet , sapkınlık , ensest ...Luchino Visconti'nın unutulmaz ahlaki ve sosyal çöküş hikayesi.

A man rescues a woman from a suicide attempt in a gay nightclub. Walking the streets together, she propositions him: She'll pay him to visit her at her isolated house for four consecutive nights. There he will silently watch her. He's reluctant, but agrees. As the four nights progress, they become more intimate with each other, and a mutual fascination/revulsion develops. By the end of the four-day "contract", these two total strangers will have had a profound impact on each other.

Joe Buck, geçmişini bir kenara bırakır ve New York’a doğru bir yolculuğa çıkar. Niyeti orada zengin kadınlarla tanışıp, jigololuk yapmaktır. Ancak şehir hiç de onun beklediği gibi değildir. Kısa bir süre sonra fakir bir dolandırıcı olan Ratzo ile tanışır ve bu iki adam, çaresizliklerle dolu hayatlarında birbirlerinin en yakın dostu olur.

İdeal Güzelliğe Tutkun Bir Adamın Ünlü Hikayesi... Yurtdışına tek başına dinlenmek için tatile çıkmış bestekar Gustav Aschenbach (Dirk Bogarde) Venedik'tedir, tüm dünya onu içine kapalı, saygın, medeni bir insan olarak tanımaktadır. Fakat bir gün o ideal güzelliğin resmini görür - ve anında kendi sonunu getirecek bu gizli tutkuya kendisini bırakır. Dev filmci Luchino Visconti Thomas Mann'ın klasik romanı Death In Venice'i "güç ve güzellikten oluşan bir başyapıt"'a çeviriyor.Visconti'de, Aschenbach gibi tutku dolu, filmleri duyguyla kaplı, dönemsel detayları yansıtan ve düz görünen yüzeylerin altındaki derin duyguları araştıran bir yapıya sahip. Visconti'nin 1971 Cannes Film Festivali'nde özel ödül kazandığı sanatının zirvesinde olduğu çalışmasıdır. Gustav Mahler'in müzikleri ve Bogarde'ın unutulmaz performansı filmin şiirsel anlatımına büyük katkıda bulunuyor. Death In Venice'de, gerçek ustaların arasında olacaksınız.

l 13, 1991

1980'li yıllardaki New York'taki uyuşturucu trafiğini ön plana alan yapım; bir grup kafadarın yaşam biçimini sunuyor. 80'li yılların sıcaklığını barındıran filmin yönetmen koltuğuna ise; ilk yönetmenlik deneyimini belgesel sinema üzerine yapan Jennie Livingston üstleniyor.

İnsan ilişkileri ve insanın kendini keşfetmesi hakkında bir film olan Ay Işığı, genç siyahi bir adamın çocukluğundan yetişkinliğe kadar Miami'nin zor bir mahallesinde, hayatta kendine yer edinme savaşını ve büyüme hikayesini anlatıyor. Chiron'un hayatının 3 ayrı dönemini anlatan film kahramanın annesi ile ilişkisine, okul hayatına, romantik ilişkisine, iş hayatına ve uyuşturucu satıcılığı yapan Juan ile olan ilişkisine değiniyor.

Eşini trafik kazasında trajik bir şekilde kaybeden yatırım uzmanı Davis Mitchell, duygusal bir çöküntü yaşamaktadır. Davis, tüm hayatını sorguladığı bu dönemde giderek kontrolünü yitirmektedir. Bir gün parasını kaptırdığı otomatı üreten şirkete bir şikayet mektubu yazar. Davis, bu mektup sayesinde şirketin müşteri temsilcisi Karen ile yakınlaşacak ve bu beklenmedik ilişki, hem Karen hem de Davis’in tekrar hayata sıkı sıkıya sarılmasını sağlayacaktır.

Gerçek bir yaşamdan ilham alan film, eşcinsel bir oğul ve muhafazakar hristiyan annesi arasındaki ilişkiyi anlatıyor. Mary Griffith dindar bir hristiyandır. Oğlu Bobby'nin eşcinsel olduğunu öğrenince tanrının onu "iyileştireceği" ümidiyle genç adamı kiliseye gitmeye zorlar. Ancak kilisenin eşcinsellere karşı sert tutumu yüzünden evi terk edecek, bu yabancılaşma ile depresyona girerek intihara kadar sürüklenecektir.

Bir dizi cinayet, halkı sarsar ve halk insanların karanlık zamanlardan Golem adındaki efsanevi bir canlının cinayetlerden sorumlu olduğuna inanmaya başlar. Judaik mitolojiden gelen bu canlı kil ve çamurdan oluşmuş ve ritüeller ile büyülerle canlandırılmış bir yaratıktır. Scotland Yard müfettişi Kildare'e bu çözülmesi zor cinayetlerin sorumlusunu bulma görevi verilir. Müfettiş ise daha fazla insan ölürse günah keçisi konumuna düşmekten endişelidir. Şüphelilerin listesini daralttıkça kocasını zehirlediği için idam sırasında bekleyen ünlü sanatçı Little Lizzie Cree'in olayların kilit noktasında olduğunu fark eder... Juan Carlos Medina'nın yönettiği filmin senaryosunu Peter Ackroyd'un romanından Jane Goldman senaryoya uyarladı. Filmin başrollerinde ise Bill Nighy, Olivia Cooke ve Douglas Booth yer alıyor.

Herkes gençlik yıllarında masalsı bir aşk hikayesini hak eder. Ancak ne yazık ki, durum 17 yaşındaki Simon Spier için biraz karışık. O, henüz ailesine ve arkadaşlarına gay olduğu gerçeğini açıklayabilmiş değil. Üstelik sorunları, onların tepkilerinden korkmakla da kalmıyor. İnternet üzerinden konuştuğu bir sınıf arkadaşına da aşık. Ancak kimliğini gizli tutan bu sınıf arkadaşının kim olduğu hakkında hiçbir fikri yok! Bu iki sorunun çözümü de hayatını değiştirecek adımlar atmasından geçiyor...

7 ayrı skeçten oluşan bu fantastik film, her bölümünde farklı farklı yerlere göndermeler yapar. Filmde 1960'lı yılların sinemasında sıkça ele alınan cinsellik merakı ile dalga geçilmektedir. Filmi oluşturan kısa bölümlerin isimlerine bakılınca zaten filmin yapısı hakkında bir fikir edinilecektir.

Three flatmates in Mexico City face uncertainties: Lucía who has a great job as an art director for TV commercials is abusing alcohol and cocaine. She risks losing her job, going to prison for assault, and she's woefully in love with a bullfighter who may be two-timing her. Carmen, an artist without income, can be manic - snorting lots of cocaine and hanging out with a gay man and a transvestite. What's her future? Hanna contemplates divorce from Abraham, a wealthy momma's boy, and she's disoriented by feelings of attraction to Sandra, a customer at her jewelry store. Can any of these poor little rich girls sort things out in a world of excess?

Ann (Naomi Watts), George (Tim Roth) ve oğulları Georgie (Devon Gearhart) kısa bir tatil için göl kenarındaki yazlık evlerine giderler. Vardıklarında komşuları Fred ve Eva’de bir gariplik sezerler. Ertesi sabah golf oynamak üzere sözleşmişlerdir. George ve Georgie yelkenli teknelerini tamir ederken, Ann de yemek yapmaya koyulur. Bu sırada Eva’ların misafiri olarak tanıştıkları genç ve kibar görünümlü Peter (Brady Corbet) Ann’den yumurta istemeye gelir. Birden, Peter’ın içeriye nasıl girdiği konusunda şüphelenen Ann yumurtaları vermekte tereddüt yaşar ve bu, aile için gerilim dolu saatlerin başlangıcı olur.

a 3, 2000

Aynı zamanda başarılı bir ressam ve heykeltraş olan ve 1996 yılında çektiği ilk filmi "Basquiat"la pek çok festivalde ödül kazanan Julian Schnabel'ın Kübalı şair ve yazar Reinaldo Arenas'ın otobiyografik romanına dayanarak çektiği "Karanlıktan Önce", yazarın yaşamını Küba'daki çocukluk yıllarından New York City'deki ölümüne dek geniş bir perspektiften ele alıyor. Arenas babasının annesini terk etmesinden dolayı Küba'da çiftçilik yapan büyükannesi ve büyükbabası tarafından baskı altında yetiştirilir. Küba'da devrim sırasında hem yazar olması hem de eşcinselliği nedeniyle isyancı olarak mimlenir, basit bir sebepten dolayı hapse atılır ve işkence görür. Bütün bu olumsuz koşullara rağmen yazmaya devam eder. Hapishanede diğer mahkumların mektuplarını yazarken gizlice kendi romanını da yazar ve el altından ülke dışına kaçırtarak bastırır. 1980'de ise sınır dışı edilerek Amerika'ya gider.

Bir filmi veya diziyi bulamıyor musun? Eklemek için oturum aç.

Küresel

s arama çubuğuna odaklan
p profil menüsünü aç
esc açık bir pencereyi kapat
? klavye kısayol penceresini aç

Medya sayfalarında

b geri git (veya uygulanabilirse ana ekrana)
e sayfayı düzenlemeye git

TV sezonu sayfalarında

(sağa ok) sonraki sezona git
(sol ok) önceki sezona git

TV bölüm sayfalarında

(sağa ok) sonraki bölüme git
(sol ok) önceki bölüme git

Tüm görüntü sayfalarında

a resim ekle penceresini aç

Tüm düzenleme sayfalarında

t çeviri seçiciyi aç
ctrl+ s formu gönder

Tartışma sayfalarında

n yeni tartışma oluştur
w izleme durumunu değiştir
p umumi/hususi değiştir
c kapalı/açık değiştir
a etkinliği aç
r tartışmayı yanıtla
l son yanıta git
ctrl+ enter mesajını gönder
(sağa ok) sonraki sayfa
(sol ok) önceki sayfa

Ayarlar

Bu öğeyi derecelendirmek veya bir listeye eklemek ister misiniz?

Giriş